8 Ekim 2014 Çarşamba

Edirne (Ciğer) gezisi

Kurban bayramı biraz yorucu oluyor. Kurbanın işi ayrı akraba ziyareti desen onun yorgunluğu başka. Ben de anca bayramın son günü yengen vizesini alabildim. Aldığım gibi de ver elini Edirne.


Edirne deyince akla Ciğer, Ciğer deyince de Ciğerci Aydın gelir.


 Benim gibi birçok insanın aklına Aydın gelmiş ki, 80'lerin tüpgaz kuyruğu benzeri bir kuyruk oluşmuş. Eskişehir'de Papağan neyse Edirne'de Aydın o. Sanki bedava dağıtıyorlar. Ben tabi karşısındaki lokantaya çöktüm.
Before
After :)
Biraz da şehir turu yaptım. Bizim adaş ne eserler bırakmış be!












Hepsi birbirinden güzel. Edirne tarihteki önemiyle olsun, ayakta kalan yüzlerce eseri ile olsun kelimenin tam anlamıyla Tarihin Arka Odası. Hemide Murat BARDAKÇI'sız. :)
Birazda Meriç boyunda takıldım. Buldum bir karaağaç, gölgesinde köpüklü kahvemi yudumladım. 



















Uzun bir aradan sonra bloguma da can gelmiş oldu. Neyse efenim gidiş geliş toplam 505 km yol yaptım. Akşam 19:30 da evdeydim. Bunun dışında bir daha ki gezilerimde yakıt konusunda da bir istatistik tutmaya karar verdim.